TİLAPYA AZMANI (Tilapia sp.) Ekolojik Açıdan Zararlı Balıklardandır. Bu grup balıklar için boy ve sayı limiti yoktur. Kapalı sezon bulunmamaktadır. Bu balıkların canlı yem olarak kullanılması, bir yerden başka bir yere bu amaçlı nakli yasaktır. Ülkemiz sularında az bulunmakla birlikte kontrolsüz ve bilinçsizce insan eliyle yayılmaya başlamıştır. Boyu 25-30 cm olabilir, 19-20 cm boya geldiğinde eşeysel olgunluğa erişir. Taş, kaya vb. ortamlara Eylül-Mart ayları arasında yumurtlar. Yuva yapmaz, ancak yumurta ve yavrularına bekçilik yapar. Su sıcaklığına ve tuzluluğa dayanıklıdır.Yavruyken küçük omurgasız hayvanlar, kabuklu ve larvalarla beslenirken büyüdükçe daha büyük canlılarla beslenir. Sucul ortam fakirleştiğinde ve denge bozulduğunda değişikliklerden etkilenmez, balıklarla ve başka hayvanlarla beslenmesini sürdürür. 1365 eklentisini görüntüle Bulundukları ortamda sayıca artarak doğal türler üzerinde baskı kurar, hatta onların yavrularını bile yer. Bulaştığı suların fiziksel koşullarını değiştirebilir ve buradaki bitki toplulukları arasındaki dengeyi az da olsa bozabilir. Biyolojik dengesi bozulmuş ortamlarda yaşayabilme kabiliyeti ve çeşitli kötü çevresel ortamlara dayanma gücü yüksektir. Çok sayıda türü vardır. Diğer cinsleri ve kendi türü ile hibrit (melez) oluşturma ihtimali yüksektir. YAYILMA YOLLARI Ülkemiz iç suları için yabancı ve tehlikeli olan bu balıkların en önemli yayılma şekilleri ve nedenleri şöyle özetlenebilir: 1- Nehir taşkınları (özellikle Meriç ve Tuna Nehri), gölet ve barajlardan su tahliyeleri, 2- Akvaryum balığı satıcılarının, bu balıkların zararları hakkında bilgi sahibi olmamaları, 3- Amatör balık avcıları ve akvaryum balığı ile ilgilenen hobi sahiplerinin bu balıkları iç sularımıza yaymaları, 4- “Benim memleketimdeki, köyümdeki baraj veya gölette bu renkli balıklardan neden olmasın?” düşüncesine sahip vatandaşlarımız, 5- Satıcılarının, elde kalan balıkları başka sulara bırakmaları. YAYILMALARI NASIL ÖNLENEBİLİR ? 1- Bu balıkların yayılmasında bilinçsiz amatör balıkçılar en önemli paya sahiptir. Gerek ilgili devlet kurumları, gerekse sivil toplum kuruluşları çeşitli yayınlarıyla, insanların bilinçlendirilmesinde etkili olabilirler. Nitekim Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın iki yılda bir yayımladığı, DSİ, KORGEM, AMOBED RASTGELE-DER gibi devlet kuruluşları ve derneklerin katılımlarıyla hazırlanan “Denizlerde ve İç Sularda Amatör (Sportif) Avcılığı Düzenleyen Sirküler” kitapçığı (12 Ağustos 2004 tarih ve 25551 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 36/2 numaralı sirküler) kapsamında bu balıkların zararları açıklanmıştır. 2-En önemli ikinci önlem ticarî akvaryum balıkçılarının bilinçlendirilmesi ve denetlenmesidir. Bu balıkları satın alan herkese bunların zararları kısaca açıklanmalı ve kesinlikle akvaryum dışında doğaya bırakılmamasının önemi hatırlatılmalıdır. Uygar toplumlarda amatör balıkçılık malzemesi satan marketler hem bilgi hem de avcılık sertifikası vermektedirler. Ülkemizde de bunların yapılması gerekmektedir. 3-Ticarî balıkçılık yapan kooperatif ve diğer kiracılar, kiralama aşamasında bu balıklar hakkında bilinçlendirilmelidir. 4-Koruma ve kontrol görevi yapan memur ve kuruluşlar (Jandarma, emniyet güçleri, korucu, bekçi, muhtar) bu balıklar konusunda da eğitilmelidir. 5-Bu balıkların yayılmasına mâni olmak amacıyla caydırıcı para ve hapis cezaları için acil kanunî düzenlemeler yapılmalıdır. (Amatör balıkçılık konusunda söz sahibi olan ve FAO tarafından “en iyi balık avı yönetiminin” gerçekleştirildiği ülkelerden biri olarak gösterilen Avustralya’da; bu balıkların etlerinin lezzetli bulunup sevilme ihtimaline karşı yenmeleri yasaklanmış, yakalandığında derhal su dışına çıkarılıp öldürülmesi ve gömülmesi tavsiye edilmiştir. Bu balıkların canlı yada ölüsünün yem olarak kullanılması bile yasaklanmıştır. Bunları taşıyan, besleyen, üreten, alıp satanlara Avustralya’da 150.000 Avustralya Doları para cezası uygulanmaktadır.) 6-Kaçak avcılık konusundaki ihbarlar için 24 saat açık Alo Bilgi Hattı kurulmalıdır. (Dünyada amatör balıkçılık konusunda söz sahibi birçok ülkede bu hatlar mevcut olup, 24 saat açık ücretsiz olarak hizmet vermektedir. Öreğin Avustralya’da 116 ) Bu balıkların yayılmasının önlenmesi için alınacak en iyi ve kalıcı yöntem eğitimdir. Herkes bu yazılanları birkaç kişiye anlatsa, çok şey değişir. Kaynak: http://www.rastgele.org/index.php?mod=menu&t=91 Derleyen: Kadir ÜSTÜNDAĞ (Biyolog) .
Cevap: Tilapia Azmanı Sevgili Tarık Abim, Tilapi Azmanı bazı yöreler de de, Tarabya ismi verilen bu balıktan çok yakalamaya çalıştım, ancak başarılı olamadım. Bir arkadaşımın, Eskişehir'in Çifteler İlçesinde bulunan ve Sakarya Nehrinin doğduğu yer olan, Sakarbaşına getirip attığı bu balıklar, kısa sürede aşırı derecede ürediler, olta ile yakalanmaları mümkün olmadı, arkadaşım bunları yakalamak için Pinter kuruyordu, geçimini de balıkçılık ile sağlayan bu arkadaşımın sayesinde bu balıklardan da yemek nasip oldu. Belki inanması zor olacak ama, biz bu Tarabya'lara Tatlısu Çipurası diyorduk ve gerçekten et olarak özellikle Çiftlik Çipuralarının tadı ile aynı tatda. Değerli paylaşımın için teşekkürler sevgili abim.
Cevap: Tilapia Azmanı Sevgili İsmail, Konu başında yer alan Yayılma Yolları bahsinde yazılanları bire bir yaşamışsın. Hepimiz biliyoruz ki bu balıklar gökten yağmıyor. İçimizden birileri o ya da bu sebeplerle onları farklı kaynaklara aşılıyor. Bir de bu kaynaklar akarsularımız ise o akarsuyun ulaştığı tüm sulak alanlardaki ekolojik dengeler 4-5 sene içerisinde alt üst oluyor. Avustralya örneği aşağıda: "Avustralya’da; bu balıkların etlerinin lezzetli bulunup sevilme ihtimaline karşı yenmeleri yasaklanmış, yakalandığında derhal su dışına çıkarılıp öldürülmesi ve gömülmesi tavsiye edilmiştir. Bu balıkların canlı yada ölüsünün yem olarak kullanılması bile yasaklanmıştır. Bunları taşıyan, besleyen, üreten, alıp satanlara Avustralya’da 150.000 Avustralya Doları para cezası uygulanmaktadır." 1 Avustralya Doları = 1,5 Türk Lirası Yani 225.000 TL. Ayrıca Nil Tilapiasının İsrail Çuprası olarak da adlandırıldığını duymuştum.
Cevap: Tilapia Azmanı Sevgili Abim, gerçekten mükemmel ve caydırıcı bir para cezası uygulamışlar, aynı cezanın güzel yurdumda da uygulandığını düşünsene, göllerimizin ve denizlerimizin kıyılarında bir tane avcı dahi bulamazsın, herkes denizi 100 metre geriden izlemek zorunda kalır.
Cevap: Tilapia Azmanı Sevgili İsmail, Ne yazık ki sadece caydırıcı ceza oranı ile işbitmiyor. O denetimi etkin bir şekilde yapacak eleman yok. Olan elemanın konuya ilişkin eğitimi yok. "2/2 Numaralı Amatör (Sportif) Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ Koruma ve kontrolle görevli olanlar Madde 18- (1) Tarım ve Köyişleri Bakanlığı teşkilatında ve Bakanlığa bağlı su ürünleri ile ilgili teşekküllerde su ürünlerinin, deniz ve iç suların koruma ve kontrolü ile görevlendirilen personel ile emniyet, jandarma, sahil güvenlik, gümrük ve orman muhafaza teşkilatları mensupları, belediye zabıtası amir ve mensupları, kamu tüzel kişilerine bağlı muhafız, bekçi ve korucular ile emniyet ve jandarma teşkilatının bulunmadığı yerlerde köy muhtar ve ihtiyar heyeti üyeleri koruma ve kontrolle görevlidir." Diyor. Şimdi soruyorum. Tanıdığınız kaç emniyet, jandarma, gümrük ve orman muhafaza teşkilatları mensubu, belediye zabıtası amiri veya mensupları, kamu tüzel kişilerine bağlı muhafızı, bekçisi ve korucuları ile emniyet ve jandarma teşkilatının bulunmadığı yerlerde köy muhtarı ve ihtiyar heyeti üyesi mesela tilapianın ne olduğunu bilir? Hele bir de Tilapia Azmanı dersen korkabilirler bile. Sevgili arkadaşlar, Kural içerisinde sayılan bu kişilerin ne yazık ki ezici bir çoğunluğu böyle bir görevleri olduğunu bile bilmiyor. Kural var mı var. Benim canım ülkem. Uyulmayan, bilinmeyen kurallar cenneti.
Cevap: Tilapia Azmanı maalesef hem cezai müeyide yetersiz hemde denetim bilgisiz..çok çalışmak gerek çok...
Cevap: Tilapia Azmanı Çok güzel özetlemişsin sevgili abim.Kendi adıma, ben bir Emniyet Mensubu olarak, hem kendimi bu konuda her gün yetiştirmeye çalışıyorum, hemde iş arkadaşlarıma aşılamaya çalışıyorum ve inanıyorum ki, görev yaptığım bütün illerde ki arkadaşlarımı bilinçlendirdiğimi düşünüyorum. Tabi, sadece bu bizlerle bitmiyor ve sizinde dediğiniz gibi toplumun her bir bireyini ve görevlilerinin bilinçlenmesi gerekiyor ve bizlerde bu tür platformlarda bunu yapabilmek adına gece gündüz uğraşıyoruz ve inanıyorum ki, bir kaç sene içinde herşey çok daha güzel olacak.
Cevap: Tilapia Azmanı İsmail kardeşim, Bilmem belli oluyor mu? En çok korktuğum hususlardan birisi yanlış anlaşılmaktır. O nedenle de yazdıklarımı olabildiğince açık ve detaylı yazmaya gayret ederim. Kardeş, bu görevin verildiği kurumlar ve dolayısı ile insanlar bu konuda etkin bir eğitime tabi tutulmadıysa, hatta böyle bir görevi olduğunu bile bilmiyorsa kabahat onların mı? Avrupa'daki bir çok ülkede av ve balıkçılık konusunda eğitim almış ve sadece bu alanda faaliyet gösteren birimler olduğu gibi, bizim örneğimizde yer alan diğer birimlerin onlardaki muadilleri de mutlaka eğitime tabi tutulup, bu hizmeti vermeleri için gerekli ekipman ile donatılıyorlar. Yine bildiğim kadar bazı ülkelerde emniyet ve asker emeklileri istekleri halinde bu alanda istihdam ediliyor. Denetleme ve raporlama konusunda uzmanlaşmış kişilerin tecrübelerinden yararlanılıyor. Her ne yapılıyorsa yapılsın mutlaka o konuda eğitilmiş insanlarca yapılıyor. En önemlisi o görevi yapan insanların yaptıkları işe inanmaları, severek yapmaları sağlanıyor.