Her Telden Anthony Quinn - (1915 - 2001)

'HER TELDEN' forumunda İsmail ESENCAN tarafından 6 Ocak 2013 tarihinde açılan konu

  1. İsmail ESENCAN

    İsmail ESENCAN Admin Admin

    Katılım:
    19 Eylül 2008
    Mesaj:
    11,450
    Alınan Beğeniler:
    10,056
    Ödül Puanları:
    5,113
    Şehir:
    İzmir
    Web Sitesi:
    Anthony Quinn

    [​IMG]

    PERDENİN ZORBA'sı, bir tür ilkel toprak ve doğa adamının en görkemli sinemasal yansıması... Köylüden ihtilalciye, ressamdan büyücüye, boksörden boğa güreşçisine, gangsterden kovboya her rolü kendi kişiliğini katarak oynayabilen, aynı kolaylıkla Onassis, Notre Dame'ın kamburu, Gauguin, Papa veya Hazret-i Hamza olabilen ve 60 yıllık mesleğine 100 film sığdıran büyük oyuncu...

    M
    eksika'da Chiuhaha kasabasında doğduğu kesin... Annesinin Meksikalı, babasının İrlandalı olduğu da...

    A
    ncak mesleklere gelince çelişkili bilgiler var. Annesinin Pancho Villa'nın yanında savaşmış sert bir kadın, bir `soldadera' olduğu söylenir. Babası ise bir söylentiye göre bir kameraman, bir diğerine göreyse mevsimlik işçi olarak işe başlayıp sonradan Hollywood'un ilk günlerinde bir hayvanat bahçesi kuran bir serüvencidir. Karmaşık kökenleri ve Latin/Anglo-Sakson karışımı kanı, onun ilerde hemen her ırktan ve kökenden kişilikleri rahatlıkla oynamasını sağlayacaktır. Quinn, gerçek ve eksiksiz bir dünya vatandaşıdır.

    İ
    lk gençliğinde boğa güreşine merak sarar, arenaya çıkar. Sonra 1936'da sinemaya adım atar. İlk filmlerindeki çok küçük rollerini, zaman içinde büyük rollere çevirir!... Ama bu Meksikalı, kızılderili veya gangster rolleri, ona şöhretin yolunu açacak gibi değildir. O yıllardaki asıl başarısı, 1936'da The Plainsman -Ovalar Kaplanı, iki yıl sonra The Buccaneer - Korsan, ertesi yıl da Union Pasific- Pasifik Ekspresi filmlerinde rol aldığı ünlü yönetmen Cecil B. de Mille'in evlat edindiği kızı Katharine de Mille'in kalbini çalarak onunla evlenmesidir. Ama bu bile, 1930'ların sonlarında Quinn'e bekledigi ünü getirmeyecektir.

    S
    avaş yıllarında Paramount'tan ayrılıp Warner Bros ve FOX'la çalışır. Rollerinin önemi çok yavaş biçimde artmaktadır. Sert, giderek çirkin fiziğinin ardında saklı o müthiş dinamizmi henüz bilinmediği için, yönetmenler ona önemli rolleri lâyık görmezler. Blood and Sand - Kanlı Meydan, They Died with their Boots On - Sayılı Kahramanlar, The Oxbow İncident- Oxbow Olayı, Buffalo Bill gibi filmlerde hep asıl kahramanın yanıbaşındaki adam veya adamlardan biridir. Sayılı Kahramanlar'da kızılderili şef Crazy Horse veya Bataan'a Dönüş'teki Filipinli savaşçı rollerine aynı inandırıcılığı katabilmektedir.

    Sinemadan beklediğini bulamayan Quinn, Broadway'e yönelir, orda "İhtiras Tramvayı" oyununda Marlon Brando'nun yerini alarak eşit düzeyde başarı kazanır. 1951'de üç yıllık bir ayrılıktan sonra Hollywood'a döndüğünde şansı artmış gibidir. Robert Rossen ın şaşırtıcı boğa güreşi filmi The Brave Bulls - Kanlı Kılıç'ta başarı kazanır. Hemen ardından, Meksika kökenlerini hatırlayan Elia Kazan tarafından Viva Zapata'da Marlon Brando/Zapata'nın kardeşini oynamak için seçilir. İki oyuncu da Oscar adayı olarak, Broadway'deki rekabetlerini sürdürürler. (Zaten sette de pek anlaşamadıkları hem Kazan'ın, hem de Brando'nun anılarında yazlıdır.)

    B
    u ilk raundu Quinn kazanır, yardımcı oyuncu olarak heykelciği kucaklar. Dört yıl sonra da Minnelli'nin Lust for Life - Ölmeyen İnsanlar'ındaki Gauguin rolüyle ikinci yardımcı oyuncu Oscar'ını alacaktır. Ancak Brando, sonraları iki baş oyuncu Oscar'ıyla elbette bu yarışı önde bitirir.

    İ
    lk Oscar'ı Quinn'in şansını artırır. Art arda Ride Wayuero - İki Aşk Arasında, Blowing Wild - Müthiş Mücadele gibi gösterişli western'lerde Robert Taylor, Ava Gardner, Gary Cooper, Barbara Stanwyck gibi starlarla ve eşit düzeyde rollerde oynar. Avrupa sinemasının ilgisini çeker. Fellini'nin ilk büyük filmi La-Strada -Sonsuz Sokaklar'da nefes kesici bir Zampano olur. Küçücük, bebek kadın Gelsomina'ya tutulan gezginci, dev gösteri adamı... İtalya'da çevrilen bir Hun İmparatoru Attila'da Attila olur, uluslararası yapım Ulysses - Kral Ülis'in Maceraları'nda ise kralın en yakın arkadaşı...

    F
    ransız yapımı bir Notre Dame' ın Kamburu'nda Gina Lollobrigida'nın oynadığı Esmeralda'ya vurulan kambur Quasimodo olur. Yeniden Hollywood'a dönüp Lust for Life - Ölmeyen İnsanlar'la ikinci Oscar'ını alır. O artık büyük bir yıldız ve uluslararası bir stardır...

    Q
    uinn bundan sonra, o ünlü etnik portreler galerisini açar. Wild is the Wind - Vahşi Aşk'ta Anna Magnani, Hot Spell'de Shirley Booth, Black Orchid - Siyah Orkide'de Sophia Loren'in karşısında hep İtalyan kökenlileri oynar. Last Train from Gun Hill - Kan Davasının Sonu, Warlock - Korkunç Mücadele; Hellen in Pink Tights- Korkunç Kumpanya gibi klâsikleşen western'lerde, bu türün kalıplarını aşan incelikli kişilikler çizer. Kayınpederi De Mille'in hastalanması üzerine onun başladığı The Buccaneer - Karsan filmini (ikinci çevrim) yönetmen olarak tamamlar. (Bu alandaki tek denemesi.) 1960'larda, Nicholas Ray'in The Savage İnnocents-Vahşi Masumlar'ında Eskimo olur!...

    A
    rabistanlı Lawrence'in Bedevi şeyhi, Barabbas'ın Barabbas'ı, Zorba the Greek - Zorba'nın Yunanlı ermiş Zorba'sı hep odur. Cacoyannis'in filminde bu ünlü Nikos Kazancakis kahramanına, yaşam sevgisi, Akdeniz felsefesi, sirtaki adımları ve uzo tutkusuyla karışık müthiş bir canlılık getirir ve son Oscar adaylığını kazanır. Bu rol onun sağduyulu, ayakları yere basan, ama aynı ölçüde hülyalı ve duygusal toprak adamları kimliğinin zirvesidir. Artık daha öteye gitmesi nerdeyse olanaksızdır.

    N
    itekim gidemez de... Ama hep dener. Daha iyisini değilse de farklısını, özgün ve yeni olanını yapmak için uğraşır. The Guns of Navarone - Navaron'un Topları, Lost Command-Zafer Yolları, The Twenty Fifth Hour- Yirmibeşinci Saat, The Rover-Maceralar Beldesi, The Magus-Büyücü, The Marseilles Contrad -Ölüm Anlaşması gibi uluslararası yapımlarda oynar. İsviçreli yazar Frederich Durrenmatt'tan uyarlanan The Visit-Ziyaret'te (1963) eşlik ettiği İngrid Bergman'ı beş yıl sonra A Walk in the Spring Rain - Bahar Yağmuru'nda yeniden bulur.


    Anna Magnani ile yeniden karşılaşması ise Stanley Kramer'ın The Secret of Santa Vittoria - Kasabanın Sırrı'nda gerçekleşir. Baba'nın açtığı furyada, The Don is Dead - Baba Öldü'de kendi Corleone'sini yaratırken, The Shoes of the Fisherman'da Papa, The Message - Çağrı'da Hazreti-i Muhammed'in dava ve inanç dostu Hamza, The Greek Tycon -Akdenizli'de armatör Onassis olur.

    7
    0'lerdeki filmleri gösterişli, ama koftur. 80'lerde ise hep eski başarılarını yineler gibidir. Lion of the Desert - Çöl Aslanı, Çağrı'nın başarısını yinelemek isteyen Mustafa Akkad'ın kotardığı bir İslam usulü üstün yapım, The Richest Man in the World, yine Onassis'i oynadığı bir TV dizisidir. 90'lara ise The Revenge-İntikam, Ghosts Can't Do It - Hayaletler Beceremez gibi gerçek facialarla girer. Acaba en küçük bir seçme duygusu kalmamışçasına bunamış mıdır? Üç eşinden olan toplam sekiz çocuğuna bakmak için paraya bu derece gereksinmesi mi vardır? Yoksa hep hayalini kurduğu (ve sonunda gerçekleştiremediği) bir Picasso'nun hayatı projesi için sermaye mi toplamaya çalışmaktadır?

    A
    ncak Quinn, tükenmiş değildir. Nitekim son yıllarda kimi genç ve özgün yönetmenlerin filmlerinde küçük, ama çarpıcı roller almayı ve bu filmlere değer katmayı sürdürür. Spike Lee'nin Jungle Fever, John McTiernan'ın The Last Action Hero - Son Muhtefem Kahraman, Alexander Rockwell'in Somebody to Love -Sevecek Biri ya da Alfonso Arau'nun A Walk in the Clouds - Bulutlarda Yürüyüş filmleri gibi... 1980'lerin ortalarında yeniden Broadway'e dönmüş ve yıllar sonra Zorba karakterini sahnede canlandırmıştır. Bir aralar plâk dolduran ve "I Love You, You Love Me' adlı parçasını listelere sokan da odur.

    O,
    sinemadaki 60 yılı aşan çabasından henüz yorulmamış, enerjisini 85'e yaklaşan yaşına rağmen tüketmemiş bir sinema adamı, doğuştan bir oyuncu, mesleğini sonuna dek götürecek bir profesyoneldir. Bir zamanlar "benim sadece kızılderili oynayabileceğimi sanıyorlar," diye tepki gösteren genç ve öfkeli aktör, artık bir dünya oyuncusuna ve bir beyazperde efsanesine dönüşmüştür. İslamiyet'in doğuşunu anlatan "Çağrı" filminde Hz. Hamza rolünü oynayan Quinn, Türk izleyicilerin gönlünde taht kurmuştu. Özyaşamını daha 1972'de, "The Original Sin-İlk Günah" adıyla yayınlayan Quinn'in günümüzde bu kitabı yeniden ele alıp birçok bölüm eklemesi gerekecektir!...

    0
    2 Haziran 2001 tarihinde ABD'nin Boston kentindeki bir hastanede tedavi gören Quinn solunum yetersizliğinden hayatını kaybetti. 86 yaşında hayata gözlerini yuman Athony Quinn ile ilgili tedavi gördüğü Brigham and Women's Hastanesi'nde ayrıntılı açıklama yapılmadı. Bir hastane yetkilisi sadece Quinn'in 09:30'da öldüğünü belirtmekle yetindi. Bir süredir hastanede tedavi gören ünlü aktörün yakın arkadaşı, Rhode İsland eyaleti Providence kenti Belediye Başkanı Vincent Buddy Cianci, Quin'in solunum yetmezliğinden öldüğünü kaydetti.

    Alıntıdır


    ***

    Filmografi

    2001 Avenging Angelo
    1999 Oriundi
    1996 Seven Servants
    1996 Il Sindaco
    1995 A Walk in the Clouds
    1994 Somebody to Love
    1993 Last Action Hero
    1991 Jungle Fever
    1991 Only the Lonely
    1991 Ghosts Can't Do It
    1991 A Star for Two
    1991 Mobsters
    1990 Revenge
    1989 Stradivari
    1985 Ingrid
    1981 High Risk
    1981 The Salamander
    1979 The Passage
    1978 The Greek Tycoon
    1978 The Children of Sanchez
    1976 The Message
    1973 The Don Is Dead
    1972 Los Amigos
    1970 Walk in the Spring Rain
    1969 A Dream of Kings
    1968 The Shoes of the Fisherman
    1967 L'Avventuriero
    1964 The Visit
    1964 Alexis Zorbas
    1962 Barabbas
    1962 Lawrence of Arabia
    1961 The Guns of Navarone
    1959 The Savage Innocents
    1959 Last Train From Gun Hill
    1958 Hot Spell
    1957 Wild Is the Wind
    1956 Lust for Life
    1956 Notre Dame de Paris
    1956 The Wild Party
    1955 Seven Cities of Gold
    1954 The Long Wait
    1954 La Strada
    1954 Ulisse
    1953 Blowing Wilde
    1953 Ride
    1953 City Beneath the Sea
    1952 The World in His Arms
    1952 Viva Zapata!
    1952 The Brigand
    1952 Against All Flags
    1951 The Brave Bulls
    1951 Mask of the Avenger
    1947 Sinbad the Sailor
    1947 Tycoon
    1945 Back to Bataan
    1945 China Sky
    1945 Where Do We Go From Here?
    1944 Irish Eyes Are Smiling
    1944 Buffalo Bill
    1943 The Ox-Bow Incident
    1942 Road to Morocco
    1941 Thieves Fall Out
    1941 They Died with Their Boots On
    1941 Blood and Sand
    1940 The Ghost Breakers
    1940 The Texas Rangers Ride Again
    1940 City for Conquest
    1940 Road to Singapore
    1940 Parole Fixer
    1939 King of Chinatown
    1939 King of Chinatown
    1939 Island of Lost Men
    1938 Hunted Men
    1938 Dangerous to Know
    1937 Daughter of Shanghai
    1937 The Last Train from Madrid
    1937 Swing High, Swing Low
    1936 Parole
    1936 Sworn Enemy
    1936 Night Waitress

    ***

    Akademi Ödülleri

    En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu

    1952 Viva Zapata!
    1956 Lust for Life

    Altın Küre Ödülleri

    Cecil B. DeMille Award
    1987 Ömür boyu başarı ödülü

     

Bu Sayfayı Paylaş